7 Adımda Etkileşim Alacak Instagram Altyazısı Nasıl Yazılır?

İyi bir Instagram altyazısı da en az görsel veya video kadar değerlidir. Doğru yazılmış bir altyazı ürün satışlarını ve etkileşimleri olumlu yönde etkileyecektir.

İstatistiklere göre, Instagram kullanıcılarının %72’sinden fazlası Instagram’da bir paylaşım gördükten sonra bir şeyler satın aldıklarını bildiriyor. Bundan dolayı sosyal medya kitlenizi Instagram pazarlamasıyla ürünlerinizi satın almaya nasıl ikna edeceğinizi bilmeniz çok önemlidir.

Ve doğru yazılmış bir Instagram altyazısı tam da bunu yapmanıza yardımcı olabilir!

Haydi takipçilerinizi harekete geçmeye teşvik eden Instagram altyazılarının nasıl yazılacağı hakkında konuşalım.

1.Marka Sesiniz İle Konuşun

Marka sesiniz komik, gündelik, samimi ve hatta resmi olabilir. Unutmayın, konu iyi Instagram altyazıları yazmak olduğunda tutarlılık çok önemlidir! En baştan kitlenize göre bir marka sesi belirlemeli ve hem altyazılarınızda, hem mesaj ve yorumlar da hem de canlı yayınlarda bu marka sesi ile konuşmalısınız.

Tutarlı bir marka sesi, hedef kitlenizle duygusal bağ kurmanız konusunda kolaylık sağlayacaktır ve duygusal bağ sosyal medyada oldukça önemlidir. Neden?

Bir markaya duygusal olarak bağlı hisseden müşterilerin, o markadan satın alma olasılıkları diğer markalardan alma oranına göre 4 kat daha fazladır. Altyazı metinlerinizde marka sesi ile konuşmak da ürün ve hizmet satışlarını arttırmak için önem taşımaktadır.

2.Önce Taslak Hazırlayın

Aklınıza paylaşım fikri geldiği ilk an görsel hazırlamak veya açıklama yazmak muhtemelen beklediğiniz kadar iyi olmayacak çünkü günü kaçırmamak için acele edeceksiniz.

İyi ve etkili bir açıklama yazmadan önce konuyla ilgili biraz araştırma yapıp veya yazacaklarınızı biraz düşünüp bunu taslak olarak kaydetmek ve birkaç kez okuyup gözden geçirmek doğru bir yazı çıkarmak için mantıklı olacaktır.

Hatta hep söylediğimiz PLANLAMA burada da işinizi kolaylaştırır. Taslaklarda açıklamanızın doğru olduğuna ikna olduysanız Facebook İçerik Düzenleyici içerisinden yazınızı ve görselinizi planlayın, sizin yerinize doğru zamanda o paylaşsın.

3.Harekete Geçirici Mesajları (CTA) Kullanın

Duymaktan bıktığınız CTA yine karşınıza çıktı 😊

Ama onsuz açıklamalarımız bir hiç, unutmayın. Takipçilerinizi harekete geçmeleri için yani olmasını istediğiniz şeyi hatırlatmadığınız için ve onları etkili bir şekilde yönlendirmezseniz, muhtemelen sonuçta istediğiniz şeyi yapmazlar. Bakar ve geçerler.

Doğru şekilde yapılan yönlendirme ile altyazınızdaki CTA’nız muhtemelen Instagram yayınınızın görüntüleyenlerini mesaj kutunuza ya da web site satış bölümüne yönlendirir ve eğer ürünleriniz ilgilerini çekerse satışa döndürebilir.

Bazı örnek Harekete Geçirici Mesajlar:

“Daha fazla bilgi için biyografimizdeki linki ziyaret edin.”

“Biyografimizdeki bağlantıya tıklayarak en yeni koleksiyonumuzu görüntüleyin.”

“Yeni Ürünümüz şimdi satışta. Link bio’da!”

“Linke tıkla ve birkaç saatlik indirimi yakala!”

Harekete Geçirici Mesajınız mümkün olduğunca ilk akışta görünür şekilde konumlanmalıdır. Yani 2200 yazı karakterin tamamını kullanacaksanız, CTA yukarılarda bir yerlerde olmalıdır. Neden?

Çünkü Instagram her ne kadar 2200 yazı karakterli açıklamaya izin verse de insanların önüne düşen anasayfa akış görsellerinde yalnızca ilk üç satır yani 125 karakter görünür, daha fazlasını oku seçeneği butonunu ekler. Böyle bir durumda insanların tıklamadan geçme ihtimalini göz önünde bulundurarak özellikle reklam çıkacaksanız harekete geçirici cümleleriniz başlarda görünür bir yerde olmalıdır.

Kısa bir yazı yazdığınızda açıklama sonunda “Sen ne Düşünüyorsun?”, “Yorumlarda fikrini bizimle paylaş.” Gibi mesajlar ekleyebilirsin.

4.Duyguları Tetikleyin

Duygularımız, satın alma kararlarımızı büyük ölçüde etkiler. Altyazınız aracılığıyla takipçilerinizin duygularına dokunmak, satışları artırmaya yardımcı olabilir. Korku, Aitlik, Güven ve İlham gibi bu ana dört temel duyguyu tetikleyerek bunu başarabilirsiniz.

KORKU veya diğer bilinen adıyla FOMO (Kaçırma Korkusu) kitlenizi hızlıca satın almaya yönlendirecektir. İstatistikler gösteriyor ki Y kuşağının %60’ı FOMO’yu hissettikten sonraki 24 saat içinde bir satın alma işlemi gerçekleştiriyorlar.

Satışları artırmak için korku duygusunu tetiklemek, müşterilerinizi endişelendireceğiniz anlamına gelmez, bunu da en doğru şekilde uygulamalı ve onlara rahatsızlık hissi vermemelisiniz. Stokta sınırlı sayıda ürün olduğunu belirtmeniz veya ürünün en son ne zaman sipariş verilebileceğine dair bir zaman sınırı belirlemeniz yeterlidir. Bu aynı zamanda kıtlık psikolojisini de uyandıracaktır.

“Sınırlı sayıda” “Son 3 Saat” “Bu Yılın Son Ürünü”

AİTLİK  duygusunu harekete geçirmek için takipçileriniz ile ailenizin bir parçası gibi konuşmak, ürünlerinizi daha kolay satmanıza ve markanıza ait olma duygusunu geliştirmenize yardımcı olacaktır.

GÜVEN duygusunu geliştirmek belki de satış ve kitle kazanmak için en önemlisi. Tüketicilerin %70’i bir satın alma kararı vermeden önce dijital platformlarda markaları inceliyor ve sonrasında ürünü almaya ikna oluyor.

Altyazılarınıza müşteri referanslarını ve onlardan gelen mesajları eklemek, siz ve hedef kitleniz arasında güven oluşturmanıza yardımcı olabilir. Bu sayede size olan güven duyguları gelişecek, hem de sizi incelemekle zaman kaybetmeyecekler, aradıklarını açıklama yazısında bulacaklar.

Hatta kendi içeriğinizi kullanmak yerine kullanıcı tarafından oluşturulan içeriği yayınlayabilirsiniz. İnsanlar, kendileri gibi diğer müşterilerin ürünleriniz hakkında ne konuştuğunu görmekten hoşlanırlar. Bunu sizden gelenler serisi yaparak her hafta sıkmadan paylaşabilirsiniz.

 İLHAM kaynağı olmak, onlar gibi düşünmek, empati kurmak e-ticaret müşterilerinin işini kolaylaştırmak için faydalıdır. Aynı şey hizmet satanlar için de geçerli. Ama ürün satışı sırasında e-ticaret müşterisi alacakları ürünü eliyle tutup, gözüyle göremediği için ürünlerle ilgili daha yaratıcı açıklamalar hazırlamalısınız. “Bu ürünü alırsan sana şöyle bir faydası olacak!”, “Bu ürün hayatında şunu değiştirecek”, “Bunu mu yapmak istiyordun, o zaman bu ürün ile başarabilirsin”

Hatta ürünün yakından nasıl göründüğünü veya nasıl hissettirdiğini ayrıntılı olarak açıklamak da onların o ürünü kullanırken nasıl hissetmeleri gerektiğine yardımcı olacaktır. Ürünlerinizden yola çıkarak, gönderi açıklamalarınız bir amacı olsun. Örneğin; sağlıklı ve aktif kalmanız için size ilham sağlıyorum! gibi…

5.SEO Uyumlu Açıklama Yapın

Eskiden olsa buna belki de mutlaka HASHTAG kullanın diye başlık atabilirdim. Ama yeni gelen Instagram arama motoru güncellemesinden sonra SEO uyumlu açıklamalar yazın diyeceğim. Bu ne demek?

Geçtiğimiz birkaç ay öncesine kadar içeriklerimiz hashtagler ile kitlelerin karşısına çıkıyordu. Yani makrome satan bir kadın girişimci, #makromecanta hashtagini kullandığında ve ben bir müşteri olarak bu etiket ile makrome çanta aradığımda karşıma o etiket sayesinde çıkabiliyordu.

Ama şimdi buna gerek bile kalmadan açıklama yazısı içerisinde MAKROME ÇANTALAR HANGİ KIYAFETLER İLE KOMBİNLENİR başlıklı bir içerik yazdığında ve arama çubuğunda makrome çanta yazıldığında o içerik o yazı sayesinde potansiyel müşterinin karşısına çıkabilecek.

Yine doğru hashtagleri kullanmaya devam edin fakat açıklamalarınızı tıpkı Google içerikleri gibi doğru anahtar kelimeler ile yazmaya dikkat edin.

6.Emojileri Kullanın

Açıklamalarınızda doğru emojileri kullanmak etkileşiminizi yaklaşık %43 oranında artırabilir! 

Biraz iddialı bir giriş belki ama doğru. Bu size ekstra etkileşim, gelen bu etkileşim potansiyel müşteri ve sonrasında müşteri olarak sizi takip eder. İçeriğiniz ile ilgili emojiler kullanmak içeriğinize de renk katacak ve markanıza bir kişilik verecek. Tek düze bir yazı sıkıcı görünecek ama yönlendirici emojiler harekete geçirmeye de imkan sağlayacak.

Biodaki linke tıkla, hemen ürünü satın al derken yukarıyı gösteren bir parmak; detaylı bilgi için bizi arayın yazdığınızda yanına koyacağınız bir telefon emojisi gibi…

7.Yoruma Teşvik Edin ve Sohbeti Kesmeyin

Açıklamanızın sonunda birkaç soru sormayı ve yorumlarda sohbete davet etmeyi ihmal etmeyin. Gönderiniz yayınlandıktan sonra, size gelen yorum veya soruları yanıtlamayı unutmayın. Sosyal medya üzerinden müşteri geribildirimleri ile ilgilenen markalar, müşteri başına %20-40 daha fazla gelir sağlayabiliyor.

Olumlu ya da olumsuz hakaret içermediği sürece aldığınız her yoruma geri dönüş yapmalı, yorumları silmemeli ve marka tavrınız dışında hareket etmemelisiniz. Her ne kadar aksi bir müşteri yorumu da alsanız, son derece sakin ve çözüm odaklı hareket etmelisiniz. Bu sayede potansiyel kitleniz sizin olumlu tavrınızdan etkilenip, sizi takibe başlayacaklardır.

Sosyal medya pazarlaması tek başına reels atmaktan, ya da fotoğraf çekmekten biraz daha fazlasıdır. Ve açıklamalar pazarlamanın en temel noktasıdır. Bu nedenle açıklamalarınızda özenli, bilgi verici ve alanında uzman görünmelisiniz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir